4 Nisan 2011 Pazartesi

Mola Yok!



Mart Ayı iyi ki de gitti,biraz olsun şu yoğun ve daraltı psikolojisinden kurtuldum gibi.Nisan 1 ve şakaları olmadan da nefes almaya başladık çok şükür.Nisan 1 için Google klasik şakalarından birisini yapmış yine bakalım neymiş?

Bakalım neymiş bu 1 Nisan şakası Google'ın :)





 Gerçek olduğunu mu sanıyorsunuz hala ? :D bir yüzünüzü yıkayıp gelin isterseniz.


Farelerin cinsel yönelimi


Yahu arkadaş bu bilim adamları var ya bu bilim adamları tam sopalık yeminlen.İşi gücü yok sıkılıyor tabi ortamda bilgisayar hak getire sadece araştırma için,alkol bilmiyorum nasıl içiyorlar hani bilim adamı ya yüz göz olmaz bizim gibi :) sonra pek fazla netten de takılamıyorlar böyle salak salak işlere imza attım diye manyak manyak ortalarda dolaşıyorlar.Bu sefer Çinli bilim adamları olaya el atmış,iyi bok yemiş diyorum huzurlarınızda.Hayvancağızın serotonini de aldılar ah yavrum benim ya.

Şoka girmek elde değil


Bu aralar gündemi biraz meşgul eden bir problem vardı.Öğrenci andının iptal edilmesi.Bunu ilk okuduğumda nasıl yani diyerek yine kendime olan sorumu yönelttim ve yine baktım,düşündüm.Daha önceleri de resmi kurumlarda Atatürk Fotoğrafı kaldırılacak diye bir yaygara ortaya çıkmıştı ama bu kadarı da pes ya birileri sabrımızı taşırmaya çalışıyor ya da artık neyse...
 İşin komik tarafı da bu iptali isteyenin kim veya hangi kurumun olduğu.Komik aslında,rezil olsun diye açıklayacaksın.Daha önceden BDP'liler Diyarbakır'da bu iş için bir öğrencinin her sabah okunan ilköğretim okullarındaki andımız için muaf durumunu istemişti.Olayların bu yönden doğduğuna inanıyorum.İstedikleri kadar kışkırtmaya gitsinler ama yerin dibine az kala uyanan bir çoğunluk geliyor sonumuz darbelerde ki gibi olaylı olmasında,hak yerini bulsun.

 Daha hızlı dahaaaaaaaaaaaaaaaaa


 Hız,herkese göre değişen bir devamlılıkta ilerliyor.Yavaşlık da bir hız değil mi?Kararlı bir ilerlemede ve süratle devam ediyor.Google internet ortamının babası olmak için sanırım bu projeyi başlattı ve sonunda test için karar kıldıkları eyalet Kansas oldu.2012'de denemelere başlanacak Kansas'da internet hızı 1Gbps olacak yanlış okumadınız.Hani bizim süründüğümüz 1 Mbps var ya onun artık kaç katı düşünün.İnternetten youtube videoları veya online izleme siteleri çerez gibi açılacak çat çaat.Bunu zorlamak içn yapmanız gerekenler belki üç boyutlu nette gezinen büyük beyaz perde yapıtları olacaktır.Yani bir haftada kararlı bir yapınız olduğunu düşünün sistemli bir şekilde tüm interneti sömürebilirsiniz.Tabi aklıma şu geldi,tamam Kansan eyaleti 1Gbps ama diğer yerlerden edineceği bilgiler normal fiber optikten en yüksek hızda gelecek ama 1Gbps değil o hızı nasıl dengeleyecekler.Neyse üzümü ye,bağını sorma ;)

http://www.google.com/appserve/fiberrfi/






Film Festivalleri başladı bildiğiniz üzere İKSV Film için çok şey yazamıyorum yönetmen ve oyuncu ismi hatta normal ismi bile ilk başta hafızam kabullenmediğinden dolayı belleğe kazımak için uğraş veriyorum ama olmuyor.Gündüz vakitlerini de ayıramadığımdan pek değil hiç gidemedim ya birilerinden temin edip izliyorum ya da arkadaşlara takılıp evde o gün film günü yapıyoruz.Sevdiğim NTV yayın kuruluşu da çok iyi bir hamle ile ödüllü belgeseller kuşağı yapmış.Gece saatlerine yakın olanlar var bir tanesine gitmeyi planlıyorum bakalım.Söz vermiyorum kendime o zaman olmuyor çünkü.

Neler var,saat kaçta? ve diğer sorularınız için;
http://film.iksv.org/tr/program/14


Babam,benim babaaaaaaaam

Baba evin direği.Evde yemekleri pişirten eve kazancını getiren.Yılmadan bıkmadan çalışan,bazen canı tak etse de yine yoluna devam eden kişi baba.Bazen de örnek alınacak çocukluk kahramanınız.Şiir gibi oldu be :) peeeah

 Neyse efendim Şahan Gökbakar'ı Recep İvedik rolüyle görünce kabullenememiştim gerçi fanı da değilim ama hani ne bileyim işte.Kendisi ve kardeşi Togar Gökbakar ile bir "Kendi gözleriyle baba" kısa filmini çekmişler bence güzel de olmuş,kendimden de bir şeyler buldum.Hafif duygulandım.Hadi izleyelim.



Sona kaldı ama,


 Sona kaldı evet ama çok güzel haberler bunlar.Birincisi Büyük Ev Ablukada 8Nisan Babylon konserinden sonra 24 Nisan Pazar günü saat 18:00'da İKSV'de Çay Saati konseptiyle konser verecek bunu kaçırmayın derim.

 İkincisi de geçen yazımda bahsettiğim Melis Danişmend.20Nisan'da Ghetto'da olacak.İnşallah gidebilirsek ona da hep birlikte ya ağlarız ya uçarız bir yerlere ya da bir duvara yaslanıp eşlik ederiz kendisine.Bin doz öfke,bin doz bela ile videomuzu da yayınlayalım;


Bu da daha önce Ghetto'da konser öncesi "Kettle" parçasına ısınırken,



Sıra geldi biraz gazlanmaya
Geçen sene tam bir metal cümbüşü olmuştu Ülkemiz Sonisphere ile bu senede aynı gelenek bozulmadı ve ikincisi geliyor.Headliner olarak sıkı durum IRON MAIDEN ve özellikle de bilet almak için gaza getiren Co-Headliner olan Slipknot.Tabi bakmayın hep Jazz-deneysel takıldığımıza çoğu durumlarda gerçi bu sene hep sakinliğim üstündeydi ondan mıdır jazz'a kaymıştım.Metal ve Rock (Rock-Metal türevleri) arasında dolaşırdık.Böyle performanslı gruplar gelince de dayanamıyorum.











Sevdiğim ve biraz da insanı tokatlatan Slipknot'dan Vermillion


Slipknot Vermillion  RoadrunnerRecords

ve Duality







ve hayatımız bu şekilde akıp gitmeye devam eder,biz yine kendi hobilerimize döner,parçalar kaydeder ve etkinlik peşinde koşarız ve işimizi yaparız.Kalın sağlıcakla ;)


0 Sen ne diyon birader? Anlat:

Siz Beğendiniz ;)

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı