Salla,oyna eller havaya diyemeden ansızın bizler uykuda iken 7,4 ile sarsıldık birden.Sonrasına kimin ne halt yediği,hangi muhitin ne kadar güvenli olduğu ve en azından insanımızın ne kadar bilinçli olduğu ortaya çıkmıştı akabinde de deprem uzmanlarının seksi erkek seçilmesine kadar türlü aptallıklar da yapılmadı değil (E burası Türkiye) 17 Ağustos depreminden sonra neler değişti.Öncelikle o depremden sonra artçılar belli bir süre devam etti TV kanallarında kapalı ortamlarda neler yapılacağı bir bir anlatıldı,evlerde öncelik verilmesi gereken deprem çantaları hazırlandı.Fay hatları aylarca gözlem altına alındı.Yanılmıyorsam bahsetmiştim yine bir bölümde Eylül veya Ekim ayında bir anlık artçı ile yeniden uyandık.Maalesef fotoselli bir bünyemiz olduğundan illa ki birileri bizi uyandırmalıydı.
İnsanoğlunun en büyük hatalarından biri olan "Kendi başına gelmedikçe anlamaz!" Tezimi her zaman savunmuşumdur.Uçaklarda belirli miktarda sıvı alımına (300ml'den fazlası) kısıtlama gelmesi,o da bu tedbirden önce bir delinin uçakta 300 ml sıvı fazlası ile bomba yapmasından kaynaklanması ve sonradan önlemin alınması keza alışveriş merkezlerindeki standart güvenlik prosedürleri.Fazla dağılmayalım.Deprem sonrası dayanıksız bölgeler ortaya çıktı.Avcılar (sahile yakın bulunduğu için),Beylikdüzü (ama orası ile ilgili net bir şey anlamadım),daha bir çok ilde buna benzer risk haritaları çıktı.O zamandan bu zamana değişen tek şey bazı binaların temel güçlendirme girişimleri oldu ve bugün okuduğum bir haberde sanırım Ülke'nin bu alanda etkilenen kişileri veya semtlerin yüzlerini güldürecek.
Haber: "İstanbul'a özel deprem kanunu"
7 bakanın da hazır bulunduğu toplantıda Başbakan’a olası deprem tablosu aktarıldı: ‘24 bin bina yıkılacak, toplam maliyet 60 milyar dolar.’ Başbakan ise binaların yıkılarak yeni binaların yapılmasını sağlayacak kanun tasarısı için talimat verdi: “Yıl sonuna kadar yetişsin.”
Ayrıntılı detay için: Tıklatın
Risk haritası ortaya çıkarılmış.Darısı diğer illerin başına.Bazen her türlü olumsuzluğa karşı yine kendime soruyorum.Akıllanıyor muyuz?
26 Ekim 2010 Salı
Siz Beğendiniz ;)
-
Sevgili canlar, cananlar ve dostlar. Blog üzerinde takipçi olanların dışında kaç kişi okuyor veya izliyor bunu bilmiyorum ama burayı ilk ya...
-
K üçüklüğümüzde seyahatlerde yanımıza aldıklarımızı düşündüğümde, walkman, iskambil kağıdı, dönemin çizgi karakterli oyun kartları (hatta ...
-
NUBLU ISTANBUL E kim etkinlikleri için geniş çaplı bir bülten hazırlamıştık efenim arada da ufak tefek ama çok eğlenceli etkinlikler olu...
-
K oskoca altı sene göz açıp kapatıncaya kadar geçti.Yok adaya nasıl düştüler ne yapacaklar,o ne? Bu ne? derken aaaaa bitti.Tabi kimse sonun...
-
B ize uzun gelen bir aradan sonra soluğu bir blues festivalinde almak oldukça keyifliydi. Gerçi hepsinin tadı farklı. En son 21. festivale...
0 Sen ne diyon birader? Anlat:
Yorum Gönder